Hakkımızda

Hakkımızda

2004 yılında Köln’de UETD – Union of European Turkish Democrats ismi altında kurulan ve tüm dünyadan gelen taleplere cevap verebilmek için, 20 Mayıs 2018’de Bosna Hersek’te gerçekleşen, 6. Olağan Genel Kurulu ile ismini UID – Union of International Democrats olarak değiştirerek bir dünya teşkilatına evirilmiştir. UID Türklerin ve kardeş toplulukların ilişkilerini küresel çapta güçlendirerek ekonomik, sosyal ve kültürel olarak daha yakın ilişkiler tesis edecektir.

UID‘nin Temel Amaçları

Irkçılık, İslam düşmanlığı ve Antisemitizm ile mücadele

İnsanların; dinleri, dilleri, renkleri ve etnik kökenleri nedeni ile uğradıkları ayrımcılık, toplumsal barış için büyük bir sorun oluşturmaktadır. Müslümanlara yönelik aşağılayıcı sözlerin kullanılması ve saldırıların yapılması ne yazık ki istisnai durumlar değildir. Bugüne değin birçok kez ırkçı ideolojinin toplumun merkezine nüfuz ettiğine şahit olunmuştur. Irkçı saldırıların sayısının artması ve medyada kullanılan İslam karşıtı söylemler ırkçılığın toplumun merkezine yerleştiği gerçeğini kanıtlamaktadır. Almanya Federal Kriminal Dairesi kayıtlarına göre 2015 yılında sadece Almanya’da ibadethane ve camilere 75 ırkçı saldırı yapılmıştır. 2017 yılındaysa sırf camilere ve müslümanlara olan sadırıların sayısı 950’ye yükselmiştir.

Göçmen kökenli gençlerin desteklenmesi

Küreselleşen dünyada çok dillilik ve çok kültürlülük bireye ayrıcalık sağlamaktadır. Biz Türk kökenli gençlerimizin anadilini ve yabancı dil öğrenimini destekliyor, Türkiye ile Avrupa Birliği ülkeleri arasında öğrenci değişim programlarının yoğunlaşmasını, okul, meslek okulu ve yüksek okul diplomalarının iki taraflı tanınmasını talep ediyoruz.

Kentleşme ve entegrasyon

Getto ve etnik ayrışmanın oluşması topluma intibakı kolaylaştıran kentleşme politikaları ile engellenebilir. Mevcut olan getto mahalleler ve bölgeler farklı kesimlerin bir arada yaşama kültürüne uygun olarak tasarlanmalı ve teşvik edilmelidir. UID, yaptığı sosyal projeler ile mültecilerin yaşadıkları ülkenin toplumuyla bütünleşmesine önemli bir katkı sağlamayı arzulamaktadır.

Dünya çapında ve özellikle Avrupa’da gözlemlenen ırkçılık, demokrasimiz ve ortak değerlerimiz için ciddi tehlike oluşturmaktadır. Bu nedenle kurumumuz ırkçılık, İslam düşmanlığı ve antisemitizm ile mücadeleyi çalışmalarının merkezine koymaktadır.

Çifte vatandaşlık hakkının tanınması 

Çok kültürlülük toplumumuzun yaşam realitesidir. Ancak, çifte vatandaşlık hakkının tanınması bu realiteye uygunluk göstererek kimlik çatışmalarını önleyecektir. 

İslam’ın resmi din olarak tanınması 

İslam ve Müslümanlar, tüm dünyada toplumun ve yaşamın ayrılmaz birer parçasıdır. Sadece Avrupa’da yaklaşık 7 milyon Türk yaşamakta ve büyük bir çoğunluk kendini Müslüman olarak tanımlamaktadır. İslam’ın resmi din olarak tanınması Avrupalı kurumlar ve çoğunluk nezdinde toplumda hak ettiği saygıyı ve diğer semavi dinler gibi eşit değeri görmesini sağlayacak toplumsal barışa katkı sağlayacaktır. 

Yerel seçimlerde oy kullanma hakkı 

Belediye seçimlerinde oy kullanma hakkının tanınması toplumla özdeşleşmeyi güçlendirir, yurttaşlık bilinci ile sivil toplum angajmanını ve katılımı arttırır. Biz bir şehirde kalıcı olarak yaşayan tüm yabancı vatandaşların belediye seçimlerinde oy kullanabilme hakkını savunmakta ve bu hakkı elde edebilmek için seçim yasasının değiştirilmesini talep etmekteyiz. 

Göçmenlerin katılımını teşvik etmek 

Katılım, kendini toplum ile özdeşleştirmeye ve daha fazla sivil toplum çalışmaları içerisinde sorumluluk almaya yol açmaktadır. Biz, göçmen kökenlilerin ekonomik, siyasi, sosyal ve kültürel katılımını önemsemekte ve desteklemekteyiz. 

Resmi daireler, devlet kurumları ve bürokraside çok kültürlülük 

Topluma intibak iş hayatına katılım ile gerçekleşir. Özellikle devlet kurumları meslek eğitimi imkânı sunarken çok kültürlü gençleri istihdam ederek öncü rolü üstlenmelidir. Biz bürokrasideki çok kültürlülüğün yerleşmesi için kota sisteminin gerekliliğini savunmaktayız. 

Çift dilli eğitim 

Çok dillilik büyük bir potansiyel ve kaynaktır. Anadile hâkim olmak ve geliştirmek, başka dilleri öğrenmek için güçlü bir temel oluşturmaktadır. Çift dilli eğitim, anaokulunda başlamalı ve öğrenim hayatının her aşamasında ilerletilmeli ve desteklenmelidir. 

Cookie Consent with Real Cookie Banner